Ben kökleri 1920’lere dayanan dört nesillik sanayici bir aileden geliyorum.
Sizlerin ve şirketinizin ihtiyacının ne olduğunu emin olun çok iyi biliyorum. Çocukluğum ve gençliğim, başta kendi aile şirketimin sonra çevremdeki diğer aile şirketlerinin içinde geçti. Aile şirketinizde yaşadığınız tüm sorunların benzerlerini çok gördüm. Pek çok aile şirketine yardımcı oldum.
İşinizin gelişmesinin ve düzene oturmasının önündeki engellerden, şirket içerisinde kendisini var eden ailevi sorunlardan bir an önce kurtulmak istiyorsunuz. Tüm engelleri ve sorunları ortadan kaldıracak yolun haritasını öğrenerek adım adım yükselmek istiyorsunuz.
Her ne kadar bütün bu sorunlardan kurtulmak isteseniz de belirli bir aşamaya gelmiş her aile şirketi az çok benzer problemleri yaşarlar. Asıl kilit nokta bu sorunları iş işten geçmeden tespit edip, doğru çözüm süreçlerinden geçmeye karar vermektir. Ne var ki bu sorunlar bir anda yoktan var olmadıkları gibi çözümleri de bir anda yoktan var olmamaktadır.
Hayal ettiğiniz düzeni inşa edebilmek sabır, istikrar, kararlılık ve çabayı gerektirir. Siz bu konuda size düşenleri yaptığınız sürece tünelin ucuna giden yol o kadar kısalır. Şu an bu sayfayı okuyor olmanız bile farkındalığınızın olduğunu ve yola çoktan girdiğinizi gösteriyor.
Şimdi yolun geriye kalanında beraber ilerlemeye devam edelim.
Aile şirketi bizde bir gelenek. Anneden ve babadan…
Yıllar süren aile şirketleri çalışmalarımdan edindiğim bilgi ve bu konuda dünya üzerinde yürütülmüş bilimsel çalışmalar bize kurumsallaşmanın gerçekleşebilmesi için başlıca üç temel aşamanın var olması gerektiğini söylüyor.
Kurumsallaşmanın gerçekleşmesi için gerekli olan bu üç aşama birbirinden bağımsız veya hiyerarşik bir sıralama gibi düşünülemez. Bu üç aşama adeta birbirilerinin içerisine geçmiş zincir halkalar gibidir. Hatta bir adım daha öteye gidecek olursak kurumsallaşma sürecinin sonrasında yeni düzenin devamlı olabilmesi için Aile Anayasası dahi bu üç aşama aynı anda çalışılırken düşünülmelidir.
Yıllar süren aile şirketleri çalışmalarımdan edindiğim bilgi ve bu konuda dünya üzerinde yürütülmüş bilimsel çalışmalar bize kurumsallaşmanın gerçekleşebilmesi için başlıca üç temel aşamanın var olması gerektiğini söylüyor.
Kurumsallaşmanın gerçekleşmesi için gerekli olan bu üç aşama birbirinden bağımsız veya hiyerarşik bir sıralama gibi düşünülemez. Bu üç aşama adeta birbirilerinin içerisine geçmiş zincir halkalar gibidir. Hatta bir adım daha öteye gidecek olursak kurumsallaşma sürecinin sonrasında yeni düzenin devamlı olabilmesi için Aile Anayasası dahi bu üç aşama aynı anda çalışılırken düşünülmelidir.
Kurumsallaşma süreci bir takım prensipleri, yaklaşımları ezberleyip sözcüklerle ifade etmekten çok daha fazlasıdır. Başlı başlına yaşayan soyut bir varlık gibidir. Herkesin varlığını hissettiği ve kelimelere dökemediği bir akıştır. Aile anayasasının da kurumsallaşmasının yaşayan ve değişken doğası göz önünde bulundurularak hazırlanmalıdır.
İlk adım olarak sizleri ve ailenizi tanıyarak başlıyoruz. Sizin ailenizle birlikte bir aile olmaya çalışıyoruz. Çalışanlarınızla konuşmaya ve onları gözlemlemeye başlıyoruz. Çalışanlarınızı ve iş yerini tanıyoruz. Sizi tanıdıktan ve size özel konuşacağımız konuları belirledikten sonra hep beraber masanın etrafında toplanıyoruz ve bu maddeleri çalışıyoruz. Nihai olarak sizin durumunuza, ihtiyacınıza, işletmenize özel kuralları ortaya koyuyoruz.
Her ne kadar anlatması bu kadar basit olsa dahi pratikte size özel kuralları koyabilecek duruma gelmek tam olarak yukarıda belirttiğim çalışmaları, süreçleri beraberinde gerektirmektedir. Aksi takdirde aile anayasası sadece bir organizasyonu düzenleyen, her halükarda işletmenin sürekliliğini sağlayan bir soyut varlık olmak yerine yılları içerisinde arşiv dosyaları arasında kaybolup giden bir kağıt parçasından farksız olur.