
Geçtiğimiz günlerde, Türkiye’nin en büyük meyve suyu üreticilerinden biri olan 56 yıllık Aroma’nın konkordato ilan ettiği haberi, iş dünyasında büyük şaşkınlığa sebep oldu. 2023 yılında başarılı ekonomik performans sergileyen ve %80 büyüme hedefi koyan bu dev şirketin iflasın eşiğine gelmesine habere göre aile içi çatışmalar sebep olmuştu. Peki böyle olmak zorunda mıydı? İki kardeş arasındaki büyük sorun neydi?
Haberdeki detaylara göre; Yönetim Kurulu Başkanı Ali Metin Duruk’un vefatından sonra, şirket yönetimini devralan kardeşler Mahmut Duruk ve Mehmet Duruk arasındaki anlaşmazlıklar, şirketin finansal sorunlarını derinleştirdi. Mahmut Duruk, üretimde geleneksel bir yaklaşımı savunurken, Mehmet Duruk şirketin modernize edilmesi, yeni alanlara yatırım yapılması ve fabrikasının taşınması gerektiğini savunuyordu. Yani, geleneksel ve yenilikçi yaklaşımlar çatışmıştı. Bu fikir ayrılıkları, iş birliğini zayıflatarak şirketin mali dengesini altüst etti ve iflasa giden süreci hızlandırdı.
Aile içi çatışmalar, özellikle konu liderlik olduğunda, şirketlerin en büyük tehditlerinden biri olarak karşımıza çıkar. Aile üyeleri arasındaki fikir ayrılıkları, yalnızca iş süreçlerini değil, aile bağlarını da zayıflatabilir. Bu durum, şirketin hem finansal istikrarını hem de uzun vadeli sürdürülebilirliğini ciddi şekilde tehdit edebilir. Peki, aile şirketleri bu durumu nasıl önleyebilir?
Doğru bilgi ve tecrübeli bir bakış açısı eşliğinde yönlendirme, çatışmaların çözülmesinde hayati bir rol oynar. Aile bireyleri arasındaki iletişimi güçlendiren, ortak bir vizyon belirlenmesini sağlayan ve şirketin uzun vadeli hedeflerine odaklanmayı mümkün kılan bir danışmanlık süreci, hem aile bağlarını koruyabilir hem de işin sürdürülebilirliğini güvence altına alabilir. Aslında Aroma ailesi de, kardeşler arasındaki anlaşmazlıkları çözmek ve ortak bir vizyon belirlemek için zamanında profesyonel bir destek alsaydı, belki de bu noktaya gelmeyeceklerdi.
Bizler, aile şirketlerinin bu gibi durumlarla başa çıkmalarını kolaylaştıracak stratejiler sunuyoruz. Yönetim ve iletişim stratejilerini düzenleyerek, aile üyeleri arasındaki çatışmaları bilimsel ve pratikte de hem dünya da hem de ülkemizde kabul görmüş bir yaklaşımla analiz ediyor ve ortak hedeflere ulaşmaları için çözüm yolları sunuyoruz.
Aile içi tartışmaların dev bir şirketi bile iflasın eşiğine getirebileceği gerçeği, bu konunun ne kadar kritik olduğunu bir kez daha gösteriyor. Şirketinizin geleceğini güvence altına almak, şirketinizi bu risklerden korumak ve aile bağlarını güçlendirmek için mutlaka ama mutlaka şimdiden önlem almalısınız.
Sevgiler, Tunç Vidinli
Haber Kaynağı: Sözcü Gazetesi